21 Kasım 2024
  • İzmir19°C

BU ÜLKEYİ FİTNE FESATLA YIKMAYA KİMSENİN GÜCÜ YETMEZ

Şanlıurfa’da toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazıları kendilerine Avrupa'yı, Amerika'yı, başka yerleri yurt yapmayı düşünüyor olabilir; ama

Bu Ülkeyi Fitne Fesatla Yıkmaya Kimsenin Gücü Yetmez

09 Ocak 2017 Pazartesi 09:03

Şanlıurfa’da toplu açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazıları kendilerine Avrupa'yı, Amerika'yı, başka yerleri yurt yapmayı düşünüyor olabilir; ama şahsen benim ve çok iyi biliyorum ki 80 milyon vatandaşımın hiçbirinin, geleceğini bu ülke dışında kurmak gibi bir hayali, bir düşüncesi yoktur. Altında doğduğumuz bu ay yıldızlı bayrağın dibinde ölmek, bizim için şereflerin en büyüğüdür. Onun için diyoruz ki bu ülkeyi ve bu milleti; terörle, ekonomiyle, fitne fesatla yıkmaya kimsenin gücü yetmeyecektir” dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, davet edildiği programlara iştirak etmek ve bazı temaslarda bulunmak üzere Şanlıurfa’ya gitti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Şanlıurfa’da yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin toplu açılış törenine katıldı. Törende; Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik, İçişleri Bakın Süleyman Soylu, Kalkınma Bakanı Lütfi Elvan, Şanlıurfa Valisi Güngör Azim Tuna, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çitçi, bazı milletvekilleri de hazır bulundu. Şanlıurfa’nın Rabia Meydanı’nda vatandaşların yoğun katılımıyla gerçekleşen törende Cumhurbaşkanı Erdoğan bir konuşma yaptı.

“TERÖR ÖRGÜTLERİ ÜZERİNDEN, BİZİ YOLA GETİRMEYE ÇALIŞIYORLAR”

Dün İzmir’de yaşanan terör saldırısında şehit olan adliye çalışanı ve polis memuru için Allah’tan rahmet, yaralananlara acil şifa temennisinde bulunarak konuşmasına başlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, etkisiz hâle getirilen teröristlerle birlikte ele geçirilen silah, bomba, roket ve mühimmatların, teröristlerin oraya çok büyük bir katliam için geldiğini gösterdiğini belirtti.  Cumhurbaşkanı Erdoğan, Emniyet Teşkilatının aldığı sıkı güvenlik önlemleri sayesinde, teröristlerin hedeflerine ulaşamadan kontrol noktasında durdurulduğunu ve büyük bir felaketin önüne geçildiğini söyledi.

Türkiye’nin üzerine salınan, gözünü kan bürümüş katil sürülerinin, aleni bir iş birliği hâlinde saldırılarına devam ettiklerini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bölücü örgütün bıraktığı yerden DEAŞ, onun bıraktığı yerden FETÖ, onun bıraktığı yerden bir başka örgüt bu ihanet nöbetini devralıyor. Artık şu gerçeği hiç kimse inkar edemez. Bu örgütleri birileri özellikle besleyip, silahlandırıp, güçlendirip, yönlendirip Türkiye’nin üzerine salıyorlar. Yiğitçe ortaya çıkıp bizimle mücadele edemeyenler, terör örgütleri üzerinden, kendilerince bizi yola getirmeye çalışıyorlar” dedi.

‘Mert dayanır, namert kaçar’ sözüne atıfta bulunarak, Türk milletinin tarihinin hiçbir döneminde kaçmadığını ve ‘ölürsem şehit, kalırsam gaziyim’ diyerek, 15 Temmuz’da, en güçlü silahlarla üzerine gelen darbecileri püskürtmüş bir millet olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Böyle bir milletin terör örgütlerine, ciğeri beş para etmez teröristlere boyun eğeceğini sananlara yazıklar olsun. Bunca masumun canını yakanlar, kanını dökenler yaptıklarının yanlarına kar kalacağını düşünüyorlarsa, onlara bir kez daha yazıklar olsun” diye konuştu.

“TÜRKİYE, DEVLET-MİLLET BÜTÜNLEŞMESİNİ SAĞLAYARAK YOLUNA DEVAM EDİYOR”

Bugün, kendi bölgesel ve güncel çıkarları için Türkiye’nin üzerine terör örgütlerini salanların, yarın aynı ateş kendilerini yakmaya başladığında, yaptıkları yanlışı göreceklerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bu musibetin üstesinden mutlaka geleceğini ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları ekledi: “Dün İzmir’de, teröristin üzerine aslanlar gibi atılan, onu etkisiz hâle getirirken kendisi de şehadete koşan polisimizi gördünüz değil mi? Bu ülkede, İzmir’deki polisimiz gibi 80 milyon kahraman var. İşte kahramanlar diyarı, işte Rabia Meydanı. Bu ülkede, tek başına darbecilere kök söktüren Ömer Halisdemirler var. Bu ülkede tanklara meydan okuyan kadınlar, gençler, yaşlılar var. Allah aşkına böyle bir ülkeyi dize getirmeye kimin gücü yeter? Türkiye, tarihinin en güçlü devlet-millet bütünleşmesini sağlamış olarak yoluna devam ediyor.  Hem ülkemizin içinde bu topraklarda eylem yapan terör örgütlerini, hem de sınırlarımızın yanı başında hain emeller peşinde koşanları tepeleyerek, mutlaka 2023 hedeflerimize ulaşacağız. 2053’e de ulaşacağız, 2071’e de ulaşacağız. Ama bunun için bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Türkiye olacağız.”

Urfa’nın, işgale karşı direnerek bağımsızlığını kendisi kazanmış, bu sebeple de ‘Şanlı’ unvanını elde etmiş bir şehir olduğunu, bugün de Türkiye’nin terörle mücadelesinde en önde yer alan, bölgesindeki insani krizler karşısında sergilediği duyarlılıkla, dünyanın en büyük ödüllerine ziyadesiyle layık bir şehir olduğunu dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan, 15 Temmuz’da ve terörle mücadelede verilen Urfalı şehitleri andı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şanlıurfalıları ve 79 milyon vatandaşımızın tamamını yüreğinden vuranlar, ciğerinden dağlayanlar, hak ettikleri cezalara çarptırılıyorlar, çarptırılmaya da devam edecekler. Öyle durmak yok. Şehitlerimiz var, canlarımız yanıyor. Ama onların da inlerine girdik. Onları tepeliyoruz, tepelemeye de devam edeceğiz” diye ekledi.

“VATANDAŞLARIMIZIN AYRIMCILIK TUZAĞINA DÜŞECEĞİNE İNANMIYORUM”

Türkiye’nin 81 vilayeti ve 80 milyon vatandaşıyla birlikte hareket ettiğinde var olabileceğini gösterdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Buna rağmen, bu aziz milleti Arap diyerek, Kürt diyerek, Türk diyerek, Sünni diyerek, Alevi diyerek, şu veya bu kesimden diyerek ayrıştırmaya kalkanların amacı, bizi de aynı ateşe atmaktır. Kardeşlerim, ben sizleri Allah için seviyorum, Yunus’un diliyle yaratılanı Yaradan’dan ötürü sevdik, Biz siyah-beyaz ayırmadık, şu kavimden bu kavimden demedik, Allah için sevdik. Onun için bu oyuna gelmeyeceğiz” ifadelerini kullandı.

Konuşmasında ‘tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet’ vurgusunda bulunan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:  “Hiçbir vatandaşımızın ayrımcılık tuzağına düşmeyeceğine inanıyorum. Etnik köken ve mezhepçilik fitnesini sürekli körükleyenler, emin olun en çok düşmanlığı, istismarını yaptıkları o kesimlere yöneliyorlar. Dikkat ediniz, bölücü terör örgütü en büyük kıyımı, en büyük zararı, istismarını yaptığı vatandaşlarımıza, bölgelerimize vermiştir. Bu bölücü terör örgütü benim Kürt kardeşlerime ne kazandırdı, soruyorum sizlere. Kazandırdığı bir şey var mı? FETÖ gibi, DEAŞ gibi örgütlerin en büyük zararı, mütedeyyin kesimlere olmuştur. Biz bu tezgâhı deşifre ettik, ortaya çıkardık, her fırsatta dile getirdik. Onun için bizden çok rahatsız oluyorlar. Ellerinden gelse bir kaşık suda boğacaklar. Suriye’yi DEAŞ bahanesiyle her gün bombalayıp yok edenlerin gerçek niyeti, Türkiye’nin sahaya girip bu örgütü süpürmeye başlamasıyla ortaya dökülüverdi. Daha düne kadar bize ‘Niye bu örgütle mücadele etmiyorsunuz’ diyenler, bugün karşımıza dikilip ne diyorlar biliyor musunuz? ‘Daha fazla ileri gitmeyin, 20 kilometrede kalın.’ Yok öyle şey. Bu işi temizleyene kadar yola devam edeceğiz. Ama bizim o topraklarda kalma diye bir niyetimiz yok. O toprakların sahibi, oradaki bizim Arap kardeşlerimizdir, Kürt kardeşlerimizdir.”

“EL BAB VE MÜNBİÇ’İ TERÖR ÖRGÜTLERİNDEN TEMİZLEMEDEN DURMAYACAĞIZ”

Aynı oyununu Irak’ta da sergilendiğini ve ülkenin bir mezhep çatışmasının içine çekilmeye çalışıldığına dikkat çekerek “Orada da bir Pers milliyetçiliği var. Yazık. Bunların olmaması lazım” sözlerine yer veren Cumhurbaşkanı Erdoğan devamında şu açıklamaları yaptı: “Biz müdahale edince de, hemen ‘Irak’ın egemenlik hakları’ denilerek, sahadan çıkarılmak isteniyoruz. Sırf Türkiye’yi güç duruma düşürmek için Musul operasyonunu başlattılar, sonra yavaşlattılar, Rakka operasyonunu ertelediler.  Niye erteliyorsunuz? DEAŞ orada. Hani DEAŞ sizler için mücadele edilecek bir unsurdu? Niye mücadele etmiyorsunuz? Hâlbuki plan, tüm bu operasyonların birlikte yürütülmesiydi. Baktılar ki Türkiye sonuç almaya yaklaştı, hemen planları değiştirdiler. Bizim için artık ok yaydan çıkmıştır. El Bab’ı da, Münbiç’i de, diğer bölgeleri de terör örgütlerinden temizlemeden durmayacağız. Iraklı ve Suriyeli kardeşlerimizin yeniden güvene, huzura, istikrara, kavuşmalarını sağlamak için elimizden geleni yapıyoruz ve yapacağız. Müttefik dediğimiz ülkeler bu süreçte bize destek verirse, dost olduklarını anlarız. Destek vermezlerse de, kendi imkânlarımızla yola devam ederiz. Allah doğruların yardımcısıdır.”

“Türkiye’nin 2013 yılından beri yaşadıklarını yaşayıp da hâlâ ayakta kalacak, yoluna dimdik devam edecek dünyada başka bir ülke ve toplum var mıdır, bilmiyorum” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin çok acı çektiğini, çok sıkıntı yaşadığını, çok kayıplar verdiğini; ama aynı zamanda tarihte eşine pek az rastlanacak bir başarı hikâyesi de ortaya koyduğunu kaydetti.

“TÜRKİYE’NİN BAŞARILARI, DÜNYADAKİ DİĞER TOPLUMLARA ÖRNEK OLUYOR”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti: “Mesela, demokrasiyle güvenlik hassasiyetlerinin birlikte muhafaza edilebileceğini gösterdik. Mesela, büyümeyi feda etmeden terörle mücadele edilebileceğini gösterdik. Mesela, uluslararası alanda ilişkileri koparmadan da hakkımızı-hukukumuzu savunabileceğimizi gösterdik. Türkiye’nin başarıları, bölgemizdeki ve dünyadaki diğer toplumlara da örnek oluyor. Artık insanlar şunu biliyor; siyasi ve ekonomik hangi silah kullanılırsa kullanılsın, bir millet gücünü, iradesini, kararlılığını ortaya koyarsa, tamamını da etkisiz hâle getirilebilir. Çünkü bizim milletimiz, terör örgütleriyle üzerine gelindiğinde geri çekilmemiştir, mücadeleyi tercih etmiştir. Bizim milletimiz darbecilerle üzerine gelindiğinde geri çekilmek şöyle dursun, ileri atılıp, darbecilerin yakasına yapışmıştır. Bizim milletimiz, ekonomik saldırılar karşısında teslim olmak yerine, imkânlarını seferber ederek, bu alanda da destansı bir mücadele başlatmıştır.”

“BU VATANDAN BAŞKA GİDECEK YERİMİZ YOK”

Konuşmasında, “Bizim bu vatandan başka gidecek yerimiz var mı? Bizim bu bayrağın gölgesinden başka sığınacak yerimiz var mı?” diye soran ve devamında “Bazıları kendilerine Avrupa’yı, Amerika’yı, başka yerleri yurt yapmayı düşünüyor olabilir; ama şahsen benim ve çok iyi biliyorum ki 80 milyon vatandaşımın hiçbirinin geleceğini bu ülke dışında kurmak gibi bir hayali, bir düşüncesi yoktur. Altında doğduğumuz bu ay yıldızlı bayrağın dibinde ölmek, bizim için şereflerin en büyüğüdür” diye ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu ülkeyi ve bu milleti, terörle, ekonomiyle, fitne-fesatla yıkmaya kimsenin gücünün yetmeyeceğini vurguladı.

Konuşmasının son bölümünde, toplu açılış töreni yapılan, yatırım bedeli 600 milyon lirayı bulan, 58 kalemden oluşan hizmet ve tesislerle ilgili bilgi veren Cumhurbaşkanı Erdoğan,  bunların arasında 800 yataklı Eyyübiye Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin, 440 dersliğe sahip 20 ilkokul, ortaokul ve lisenin,  Harran Üniversitesi’nde araştırma laboratuvarı, ar-ge merkezi ve araştırma merkezinin, biri 1000, diğeri 300 kişilik 2 ayrı öğrenci yurdunun, TOKİ tarafından yapılan ve sahiplerine teslim edilen 74 adet konutun ve bir caminin, tamamlanan yolların, restorasyon hizmetlerinin olduğunu açıkladı. Bu hizmetlerin arasında Urfa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapımı tamamlanan yol ve köprülü kavşakların, atık su arıtma tesislerinin ve parkların da olduğunu sözlerine ekleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, yatırımların ülkeye ve şehre hayırlı olmasını diledi ve emeği geçenleri tebrik etti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasının ardından törende hazır bulunan bakanlarla birlikte yapımı tamamlanan hizmet ve tesislerin açılış kurdelesini kesti.

Toplu açılış töreninden sonra, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile Şanlıurfa Valiliği’ne geçen Cumhurbaşkanı Erdoğan, Vali Güngör Azim Tuna ile bir süre görüştü.

ŞEHİT POLİS MEMURU ENES ÇİÇEK’İN AİLESİNE TAZİYE ZİYARETİ

Bu ziyaretinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, İstanbul'da Beşiktaş Vodafone Arena yakınındaki terör saldırısında şehit olan polis memuru Enes Çiçek'in ailesine taziye ziyaretinde bulundu. Şehidin ailesinin Şıh Maksut Mahallesi'ndeki evine gelişinde vatandaşların sevgi gösterileriyle karşılanan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ziyaretinde şehit polisin babası Bekir Çiçek ve annesi Hatice Çiçek ile görüşerek taziyelerini bildirdi. / EGE BASIN GRUBU

Yorumlar
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.